Savunma Mekanizmaları Nelerdir?

İnsanlar gün içerisinde farklı savunma mekanizmaları ile kendilerini dış dünyadan korurlar. Bu oldukça normal bir durum olsa da bir süre sonrasında bazı kişiler savunma mekanizmalarını olması gerekenden çok daha fazla kullanmaya başlarlar. Bunun sonrasında da çeşitli bozukluklar ortaya çıkar. Genel anlamda bir kişinin benliği, onun çevresi ile uyumlu olmasını saplamak adına büyük bir çaba göstermektedir. Alt benlikten gelecek olan istekler doyum arayışına girerken aynı zamanda üst benliğin kurallarına da uymaya çalışmaktadır. Üst benlik alt benliğin isteklerinin yerine getirilmesine izin ermezse, bu sefer benlik zor bir duruma düşer. Bunun sonucunda da savunma mekanizmaları ortaya çıkar.

 

Bilinçaltına Bastırma

 Üst benliğin izin vermediği duygu ve düşünceler alt benlik tarafından gelen istekler bastırıldığı zaman; bastırılma için kuvvet sarf edilir ve yanlış bir dünya düşüncesi ortaya çıkar. Yani kişiler onlarda derin bir kaygı uyandıran düşünceleri bilinçaltlarına iterek bastırır. Bununla birlikte olumsuz düşüncelerin ortaya çıkması sonrasında ortaya çıkan kaygı önlenmiş olur. Bir kişi istemediği ve ona acı veren tüm arzuları bilinçdışına itip orada tutar. Bu duygular simgesel olarak rüyalarda ya da dil sürçmeleri esnasında kendini göstermektedir.

 

Yansıtma

 Kişi, kendinde bulunan kusurları başkalarında görüyorsa; bu duruma yansıtma adı verilmektedir. Yansıtma esnasında kişilerde kendilerindeki eksikliklerin sorumluluğunu ya da suçunu başkalarına yükleyebilir, ayrıca suçluluk uyandıracak istekleri ve düşünceleri diğer kişilere yükler. Örneğin bir öğrencinin derslerinde ve sınavlarındaki başarısızlığını öğretmenine yükler. Bu bir yansıtmadır. Kimi insanlar ise var olan düşmanlık duygularını çevrelerinden onlara yönelmiş gibi yorumlamaktadır. Bu duruma alınganlık da denilebilir. Özellikle de nevrotik kişilerde bu durum oldukça fazladır.

 

İnkar

 Rahatsız edici ya da zor bir an yaşayan kişiler, oluşan bu olayın varlığını ya da yaşanmasını görmezden gelebilir. Yapılacak inkar ile birlikte kişi ortaya çıkan olumsuz duygulardan kendisini kurtarmaya çalışır. Örneğin bir kadın kocasının hayatını kaybetmesi sonrasında sürekli bir şekilde çevresindekilere kocasıyla sanki o ölmemiş gibi yaptığı şeyleri anlatabilir.

 

Yön Değiştirme

 Bir kişinin kızgınlığını ve isteğini gerçekten kızılmış olan kişiden çok, daha az zarar verebilecek bir kişiye doğru yöneltmesidir. Öyle ki kişi o an kızgınlığını kızgınlığı ile alakalı olmayan bir şeye yönlendirebilir. Patronuna kızan işçinin karısına, karısına kızan kadının çocuğuna kızması buna örnektir.

 

Mantığa Bürünme

 Başarılamayan ya da yapılamayan bir şeyin mantıksal anlamda ele alınarak kişinin kendince mazeretler ve nedenler bulması; yapmış olduğu davranışı olduğundan daha farklı gösterilmesidir. Kişi bu esnada yaptığı şeyi makul göstermeye çalışır.

 

Özleştirme

 Bir grup ya da insanın kimi özellikleri ya da inançları kişinin benliğine katıldıktan sonra kişiliğin parçası haline gelme durumudur. Özdeşleştirilmiş olan kavramlar kişi tarafından ya yerle bir edilir ya da kişi tarafından kullanılır.

 

Özdeşleşme

 Okul öncesi döneminde çocuklar anne babalarını model olarak benimser ve onların davranışlarını ve konuşmalarını taklit eder. Sonrasındaki yıllarda anne baba yerine arkadaşlar, öğretmenler, toplum içerisinde değer gören kişiler özdeşim modeli olur. Kişi kendindeki özellikleri güzel bulmazsa, kendini başkalarının yerine koyarak bu şekilde davranır. Buna da özdeşleşme denilir.

 

Yüceltme

 Gerçekleştirilmesi imkansız olarak görülen gereksinmeler, sanatsal veya düşünsel anlamda gerçekleştirilir ve toplumun kabul edebileceği bir şekilde enerji boşaltılır. Resim yapmak ya da şiir yazmak gibi bütün savunma mekanizmaları yüceltme olarak nitelendirilir.

 

Gerileme

 Bir kişinin o andaki ihtiyaçları kendi yaşına uygun doyurulamazsa, kişi daha önceki gelişim aşamalarına geri dönecektir. Örnek olarak yeni bir çocuğun doğmasının sonrasında büyük olan çocuğun kendine olan ilginin azaldığını fark etmesi ve geçmiş dönemlerdeki gibi parmağını emmeye başlamasıdır. Yaşlı olan kişilerde ise geçmişten söz etme şeklinde görülebilir.

 

Saplanma

 Kişiliğin bazı yönlerinin belirli bir düzeyde takılması ve gelişimini durdurmasıdır.

 

Dönüştürme

 Zorlayıcı olan duygular yön değiştirir ve bedensel olarak yaşanır. Kişi karşılaştığı ve onu zorlayan durumlardan kaçmak için histerik kişilik olarak adlandırılan karakter özelliklerini ortaya çıkartır.

 

Çözülme

Kişilerin kendi aralarında birlik oluşturdukları ruhsal etkinlik grubunun, kişiliğin geride kalan bölümü ile bağlarını koparması ve bulunduğu ortamdan kopartıp kendini bağımsız bir şekilde göstermesi durumudur.

 

Duygusal Soyutlama

 Kişiler, çevresindeki diğer insanlardan farklı bir bağımsızlık kazanır ve iç dış gereksinimlerinin onlardan etkilenmesini engellemek adına önlem alır.

 

Yapma – Bozma

 Toplum tarafından özdeşleştirilen değerleri ya da anne babanın kişi ile özdeşleştirilen değerleri bu kişiye yapmış olduğu uygunsuz davranışlarından dolayı kendini suçlama, cezalandırma ve yargılama sorumluluğunu yükleyecektir.

 

Karşıt Tepki Oluşturma

 Suçluluk duygusunu ortaya çıkartan tehlikeli istekler oldukça yoğun bir hale geldiklerinde ve bunların baskı altında tutulması sonrasında bu kişi isteklerinin tam zıttı olan bilinçli tutum ve davranışlar geliştirmesi ve kendini korumaya çalışacaktır. Bundan dolayı da kişinin baskıya alınmış olan düşmanca duygular farklı sevgi gösterileri ile maskelenir.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Sen de Düşüncelerini Paylaş!

DMCA.com Protection Status