Genlerimizi Değiştirmemiz Mümkün Mü?

Geçmiş dönemlerde insanlar genlerinin hiçbir şekilde değişemeyeceğine inanırlardı. Lakin daha sonrasında meydana gelen gelişmeler ve epigenetik anlamda gerçekleştirilmiş olan çalışmalar neticesinde genlerin pek çok dış faktörden ötürü değişebileceğini göstermekte.

İç ve dış faktörlerin gen baskılanmasına olan etkilerinin incelenmesi olan epigenetik; başta bağışıklık bozuklukları olmak üzere kas distrofisi, diyabet, kanser, Alzheimer, otizm, bipolar bozukluk ve şizofreni gibi rahatsızlıkların da temelini oluşturabiliyor. Yani böylesi rahatsızlıkların epigenetik bir bileşene sahip oldukları da yapılan araştırmalar sonrasında düşünülen bir durum.

Epigenetik değişimler ile ilgili araştırmalar yapıldığı zaman görülebileceği üzere biyoaktif bileşenler ve besinler, geni baskılaması adına önemli mekanizmaları etkileyebiliyor. Genlerin baskılanması değiştirildiği zaman bu durum insan yaşamını da ciddi oranlarda etkilemiş olacaktır.

Besinleri Kullanmak

Yapılan incelemelere göre besin ve biyoaktif bileşenlerin genleri baskılaması adına önemli epigenetik mekanizmaları etkilediğine dair kanıtlar her geçen gün artış göstermekte. Örneğin soya, kimi genlerde DNA metilasyonunu azalttığı düşünülmekte olan izoflavon jenisteinin kaynağı olarak ön plana çıkmaktadır. Hint safranı içerisinde yer alan kurkumin ise DNA metilasyonunu inhibe etmek ve histon asetilasyonunu düzenleme gibi genler üzerinde pek çok farklı etkiye sahiptir. Lakin beslenmenin epigenetiği etkilediği mekanizmalar ile alakalı araştırmalar halen devam etmektedir. Bundan dolayı da elde edilmiş olan bilgiler son derece sınırlıdır.

 

Fiziki Egzersizler

Zihin ve beden sağlığı adına gerçekleştirilecek olan en önemli aktivitelerin başında fiziki egzersiz geliyor. Bu egzersizler ile boyut, güç ya da dayanıklılığın geliştirilmesi adına gerekli olan genler aktif hale getirilmiş olacaktır.

 

Uyku

Yetersiz olarak alınmış olan uyku, genetik etkinliğin kesintiye uğramasına sebep olacaktır. Uyku ve genetik bilim uzmanlarını da içermiş olan araştırma ekibi tarafından gerçekleştirilmiş olan çalışma esnasında, uykunun gen fonksiyonu üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bu inceleme sonrasında yalnızca bir haftalık alınacak olan yetersiz uyku sonrasında yaklaşık olarak 700’den fazla genin aktivitesinin de değiştiği ortaya çıkartılmıştır.

 

Stres

Travma ve stres gibi ortaya çıkmakta olan duygusal faktörler, epigenetik değişimlerin tetiklenmesine sebep olabilmektedir. Oluşan bu durumun kontrolünde en güçlü stres azaltma tekniklerinden bir tanesi olarak da bilinen farkındalık meditasyonu tekniği ile pro-inflamatuar genlerin aktivitesini baskıladı ve oluşan iltihabı da azalttığı belirtilmektedir.

Tüm bu sonuçlara bakıldığı zaman insanların epigenetiklerini etkileyecek olan faktörler ile genlerini kısmen de olsa değiştirebilecekleri bilinen bir gerçek haline gelmeye başladı. Bu sayede yani genlerin değişimlerinin düzenlenmesi ile beraber hastalıklarda korunmanın yanı sıra yaşam kalitesini de arttırma mümkün hale gelecektir.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Sen de Düşüncelerini Paylaş!

DMCA.com Protection Status